Nisan | Sürdürülebilirlik Bülteni
1. Verimlilik Artırıcı Proje (VAP) Destek Programı başvuruları, 15 Nisan’da alınmaya başlanacak.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı (“Bakanlık”) tarafından yapılan açıklamada, 2024 Yatırım ve Destek Programı kapsamında, tahmini yatırım tutarı 3 milyon lira ve üzerinde olan ve geri ödeme süresi en fazla 5 yıl olan projeler için başvuruların kabul edileceği belirtildi. Bu projeler için bakanlıkça ayrılan azami bütçe proje başına 1,5 milyon lira olup Bakanlık, programdan yararlanmak isteyen işletmelerin, belirli koşullara sahip olmasını aramaktadır.
Program, Sanayi ve Bina/Hizmet Sektörleri olmak üzere iki ana konuya ilişkin projelerden oluşmaktadır.
Sanayi sektöründe desteklenecek projeler arasında elektrik enerjisinde proje başına asgari 250 kilovat, ısı enerjisinde ise proje başına asgari 750 kilovat enerji tasarrufu sağlayan projeler bulunmaktadır. Bu kapsamda elektrik motorlarının daha verimli modelleriyle değiştirilmesi ve değişken hız sürücü (DHS) uygulamalarına yönelik projeler, atık ısı geri kazanımı projeleri, mevcut ekipmanların enerji tüketimini azaltmaya yönelik otomasyon projeleri yer almaktadır.
Bina ve hizmet sektöründe faaliyet gösteren hastaneler, alışveriş merkezleri ve oteller gibi kurumlar için ise; mevcut enerji tüketimi 500 TEP (ton eşdeğer petrol) ve üzerinde olanları desteklemek amacıyla %20 enerji tasarrufu sağlayan projelere yardım sağlanacaktır.
Detaylı bilgi için:
https://enerji.gov.tr/evced-enerji-verimliligi-destekleri-verimlilik-artirici-proje-destekleri
2. T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı sektörel bazlı Düşük Karbonlu Yol Haritaları Oluşturuldu.
T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası iş birliğinde “Türkiye Sektörel Düşük Karbonlu Yol Haritaları Projesi” kapsamında “Sektörel Raporlar”a ilişkin tanıtım töreni gerçekleştirildi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı, Türkiye Sektörel Düşük Karbonlu Yol Haritaları Tanıtım Programı (“Program”) kapsamında iklim değişikliğinin çevresel ve sosyoekonomik sonuçlarına vurgu yaparken sürdürülebilir üretim, yeşil dönüşüm, karbon mekanizması, emisyon azaltımı ve AR-GE’ye destek gibi ana başlıklara değindi.
Program kapsamında Bakan, sanayiciler ve yatırımcılar için destek mekanizmaları oluşturulduğunu belirtirken Organize Sanayi Bölgelerinin (OSB), Yeşil OSB’lere dönüşümü sürecini hızlandırmak amacıyla “Türkiye Organize Sanayi Bölgeleri Projesi”nin başlatıldığını aktardı. Söz konusu proje, OSB’lerde yeşil ve teknolojik öneriler içeren altyapı, ileri atık su arıtma tesisi, su geri kazanımı, güneş enerjisi santralleri, sıfır atık, biyogaz tesisleri gibi konuları kapsayacaktır.
Bunların yanı sıra, Tübitak tarafından hazırlanan “Sektörel Yeşil Büyüme Teknoloji Yol Haritaları” Türkiye ekonomisi için önem arz eden demir-çelik, alüminyum, çimento, gübre, plastik ve kimya sektörlerinde teknolojik ihtiyaçlar tespit edilirken yenilik temelli çözümler ile 2026, 2030 ve 2035 yıllarına ilişkin hedeflerin belirlendiği aktarıldı.
Detaylı bilgi için:
https://www.sanayi.gov.tr/medya/haber/turkiyenin-sektorel-dusuk-karbonlu-yol-haritasini-tanitti
3. Avrupa Birliği, Kurumsal Sürdürülebilirlik Durum Tespiti Direktifi (CSDDD) üzerinde anlaşmaya vardı.
Avrupa Birliği üye ülkeleri arasında 15 Mart 2024 tarihinde Kurumsal Sürdürülebilirlik Durum Tespiti Direktifi (CSDDD) konusunda kapsamlı müzakereler sonrası anlaşmaya varıldı. Onaylanan Kurumsal Sürdürülebilirlik Durum Tespiti Direktifi (CSDDD), AB’nin kurumsal sorumluluk ve hesap verebilirliği teşvik etme taahhüdünü vurgulamakta ve bölge genelinde sürdürülebilir iş uygulamalarının takibini ele almaktadır.
Direktif başlangıçta 500 çalışana sahip şirketleri ve 150 milyon Euro ciro yapan şirketleri kapsamaktaydı. Ancak Almanya’nın, İtalya’nın ve Fransa’nın yaptığı itirazlar sonucunda Direktif kapsamında yer alan bazı maddelerde değişiklik yapıldı. Buna göre, kapsamda yer alan şirketlerin çalışan eşiği 500’den 1000′ çalışana yükseltildi ve ciro eşiği de 150 milyon Euro’dan 450 milyon Euro’ya yükseltildi. Bu değişiklik, yasanın kapsadığı şirketlerin sayısı başlangıçta önerilen sayının üçte birine düşürmüş oldu.
Yapılan bu değişikliklerden doğrultusunda, Direktif’in ne kadar etkili olabileceği tartışma konusu olurken, Direktif kapsamında İş ve İnsan Hakları Üzerine BM İlkelerinin AB hukukuna dahil edilmesi kurumsal değer zincirlerinde çevresel ve insan haklarına dair özen uygulamalarının yasal olarak zorunlu kılınması gibi gereksinimlere yer verildiği görülmektedir.
Avrupa Parlamento Üyeleri’nin nihai onay sürecini, Nisan ayında planlanan Genel Kurul oturumunda tamamlaması bekleniyor.
Detaylı bilgi için:
https://data.consilium.europa.eu/doc/document/ST-6145-2024-INIT/en/pdf
4. Avrupa Birliği (“AB”) daha sürdürülebilir ambalajlama düzenlemeleri öngören anlaşmayı kabul etti.
Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Konseyi ambalajların kullanımının azaltılması, yeniden kullanılması, geri dönüştürülmesi ve döngüsel ekonominin desteklenmesi amacıyla geçici bir anlaşmaya vardı. Anlaşma kapsamında, AB’de kullanılan tüm ambalajların geri dönüştürülebilir olması, zararlı maddelerin varlığını en aza indirilmesi, gereksiz ambalaj kullanımının azaltılması ve geri dönüştürülmüş içerik alımının artırılması hedeflenerek tüm ambalajların daha güvenilir ve sürdürülebilir olması amaçlanmaktadır.
Sürdürülebilir ambalajlama düzenlemelerini öngören anlaşma kapsamında, da ambalaj azaltma hedefleri (2030’a kadar %5, 2035’e kadar %10 ve 2040’a kadar %15) belirlenmekte ve AB ülkelerinin özellikle plastik ambalaj atık miktarını azaltmasını gerektirmektedir. Söz konusu gereklilik nedeniyle belirli tek kullanımlık plastik ambalajlar1 Ocak 2030’dan itibaren yasaklanacak olup ayrıca hijyen nedenleriyle gerekli olmadıkça veya ambalajsız gıda için birincil ambalaj olarak sağlanmadıkça, çok hafif plastik taşıyıcı çantaların kullanımı yasaklanacaktır. .
Bunların yanı sıra Avrupa Parlamentosu, olumsuz sağlık etkilerini önlemek için gıda temas ambalajlarında “sonsuza kadar kimyasallar olarak adlandırılan” (per- ve poliflorlu alkil maddeler veya PFAS’lar gibi) kimyasal maddelerin kullanımının da yasaklanmasını düzenleme altına aldı.
Kabul edilen diğer önlemler arasında; ambalajın herhangi bir plastik parçası için minimum geri dönüştürülmüş içerik hedefleri, üretilen ambalaj atığı ağırlığına göre minimum geri dönüşüm hedefleri ve artırılmış geri dönüştürülebilirlik gereksinimleri, 2029’a kadar tek kullanımlık plastik ve metal içecek kaplarının %90’ının ayrı olarak toplanması gibi konular da yer alıyor.
Detaylı Bilgi İçin:
5. EPİAŞ ile EEX Emisyon Ticaret Sisteminin Geliştirilmesi Konusunda Mutabakata Vardı
Avrupa Enerji Borsası (EEX) ile Enerji Piyasaları İşletme A.Ş. (EPİAŞ) arasında Emisyon Ticaret Sisteminin (ETS) geliştirilmesi amacıyla 28 Şubat 2024 tarihinde bir Mutabakat Belgesi imzalandı.
Mutabakat Belgesi ile taraflar, Türkiye’de Emisyon Ticaret Sisteminin geliştirilmesi konusunda ortak taahhütlerini ortaya koydu. Nitekim EEX CEO’su Peter Reitz, yapılan mutabakatla ilgili Türkiye’de etkin bir ETS oluşturmak için EPİAŞ ile iş birliği yapmaya hazır olduklarını ifade ederken, dünyanın her yerinde karbon fiyatlama araçlarının geliştirilmesine katkıda bulunmaya kararlı olduklarını da sözlerine ekledi.
Detaylı Bilgi İçin:
6. “Mısır’dan yeşil hidrojen ve yenilenebilir enerjiye yatırım
Yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen elektrik kullanılarak suda bulunan hidrojenin elektroliz yöntemi kullanılarak ayrıştırılmasıyla üretilen yeşil hidrojenin üretimini destekleyen 3.1 milyar dolarlık bir proje, Mısır Hükümeti tarafından 2023 yılının Aralık ayında onaylandı. Söz konusu projenin onaylanmasıyla bu konudaki gelişmelerin hız kazanmasının ardından geçtiğimiz günlerde Mısır Planlama ve Ekonomik Kalkınma Bakanlığı, Mısır Egemenlik Fonu ve yabancı firmalar arasında yeşil hidrojen ve yenilenebilir enerjiye ilişkin 7 farklı anlaşmanın imzalandığını duyurdu. Bu anlaşmalar kapsamında, önümüzdeki 10 yıl içinde iki kademeli olarak yapılması planlanan yatırımların ilk aşamasında Süveyş Kanalı Ekonomi Bölgesi’ne 12 milyar dolarlık ardından 29 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirilecek.
Detaylı Bilgi İçin:
7. Avrupa Konseyi ve Avrupa Parlamentosu işçilerin zorla çalıştırılması sonucu üretilen ürünlerin Avrupa Birliği (“AB”) pazarında yasaklanması konusunda geçici bir anlaşmaya vardı.
İşçilerin zorla çalıştırılması sonucu üretilen ürünlerin AB pazarında yasaklanmasına ilişkin geçici anlaşma; soruşturmalar, bilişim teknolojileri hakkında yeni çözümler, makamlarla ülkeler arasında iş birliği hususlarında bir çerçeve oluşturacak olup buna göre zorla çalıştırılma sonucu üretilen ürünler AB pazarına giremeyecek, piyasaya sürülemeyecek, ithal veya ihraç edilemeyecektir.
Şirketlerin tedarik zincirinde zorla çalıştırma şüphesinin söz konusu olduğu hallerde şüpheli şirket AB üyesi devlet ise ilgili devletin yetkili makamı, üye devlet değilse Avrupa Komisyonu soruşturma yürütme yetkisine sahip olacaktır. Soruşturma sonucunda zorla çalıştırmanın tespiti halinde üretilen ürünün yasaklanması, imhası, geri çekilmesi ve belirli hallerde alıkonulması kararları soruşturmayı yürüten nihai makam tarafından verilecektir. Bu kararlara uymayan şirketler için para cezası yaptırımı öngörülmektedir.
Avrupa Komisyonu ayrıca, ithalatçı ve ihracatçıların, bu ürünlerin üreticisi ve tedarikçilerine ilişkin bilgiler gibi, AB gümrüğüne ekstra ayrıntılar sunması gereken ürünleri veya ürün gruplarını da belirleyebilecektir.
Ayrıca anlaşma ile getirilen kuralların uygulanmasına yardımcı olmak için “Zorla Çalıştırma Tek Portalı” kurulması hedeflenmektedir. Ayrıca söz konusu portalda kılavuz ilkelerin, yasaklar hakkında bilgilerin, riskli alanlar ve sektörlere ilişkin veri tabanlarının, kamuya açık kanıtların ve bir ihbar portalının yer alması planlanmaktadır. Aynı zamanda “Zorla Çalıştırma Ürünlerine Karşı Birlik Ağı”, bu sayede yetkililer arasındaki iş birliğinin geliştirilmesine yardımcı olacaktır.
Anlaşma kapsamındaki yasa, üye ülkeler ve Avrupa Parlamentosu tarafından resmen onaylanması sonrasında AB Resmî Gazetesi’nde yayımlanarak yürürlüğe girecektir.
Detaylı Bilgi İçin:
8. Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), Türkiye’de depremden etkilenen bölgelere mali destek için 543 milyon dolar ödeyecek.
Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) Türkiye’de depremden etkilenen bölgelere yerel belediyelerin altyapı projeleri aracılığıyla su, içme suyu, katı atık, kanalizasyon ve ulaşım sektörlerinde kullanılmak üzere 543 milyon dolarlık finansman sağlanması konusunda mutabakat anlaşması imzaladı.
EBRD daha önce de deprem bölgesinin yeniden inşası için 1.5 milyar euroluk bir finansman paketi açıklamıştı. Bu çerçevede deprem bölgesindeki özel sektör projeleri, KOBİ’ler ve yerel bankalar desteklendi.
543 milyon dolarlık yeni desteğin 2024-2025 yıllarını kapsaması bekleniyor.
Detaylı Bilgi İçin:
https://www.aa.com.tr/en/economy/ebrd-providing-543m-financing-for-turkiyes-quake-hit-region/3175456