Karanlık Ticari Tasarımlar
Satın aldığımız şeyleri tamamen kendi isteğimizle mi alıyoruz? Seçimlerimiz gerçekten bize mi ait? Nelerden etkileniyoruz ya da etkilenmiyorum derken bile etkilendiğimizin farkında mıyız? Etrafımızın reklamlarla kuşatıldığı bu dönemde bu sorular sadece bir başlangıç. Bu yazımızda son yılların popüler konularından ve yöntemlerinden olan karanlık ticari tasarımları (dark patterns) ele aldık.
Mal ve hizmet alımının ağırlıklı olarak online platformlarda gerçekleştiği günümüzde, artık mağazada ya da markette raflar arasında gezinmeyen tüketicileri çok daha başka bir dünya bekliyor; her şeyin eskisine göre daha ulaşılabilir ama bir o kadar da kompleks olduğu bir dünya.
Karanlık ticari tasarımın kanunlarımızda ya da hukuken net bir tanımı olmamakla birlikte en yalın ifadeyle tüketicilerin davranışlarını ve tercihlerini etkilemek için işletmeler tarafından kullanılan manipülatif taktikler/yöntemler bütünü olarak ifade etmek mümkün. Ekonomik İş birliği ve Kalkınma Örgütü (“OECD”) 2022 yılında “Karanlık Ticari Tasarımlar” başlığında yayınladığı rapor ile; karanlık tasarımları özellikle çevrimiçi kullanıcı arayüzlerinde, tüketici otonomisini, karar verme yeteneğini veya seçimini sabote eden veya zarar veren iş uygulamaları olarak tanımlamaktadır. Yine aynı rapor, karanlık ticari tasarımları genellikle karşılaşılan 7 kategoriye ayırmıştır:
Zorla işlem (örneğin istenenden daha fazla kişisel verinin ifşa edilmesine zorlama)
Arayüz müdahalesi (örneğin işletmenin lehine olan seçeneklerin görsel olarak öne çıkarılması)
Rahatsız etme “dırdır” (örneğin bir işletmenin yararına olacak şekilde bir ayarın değiştirilmesi için tekrarlanan talepler)
Engelleme (örneğin bir hizmeti iptal etmeyi zorlaştırma)
Sinsilik (örneğin bir işleme son aşamasında isteğe bağlı olmayan ücretlerin eklenmesi)
Sosyal kanıt (örneğin diğer tüketicilerin satın alma faaliyetlerine ilişkin bildirimler)
Aciliyet (örneğin bir anlaşmanın sona erdiğini gösteren geri sayım sayacı)
Tüketicinin iradesini etkilemek/yönetmek adına yapılan bazı etik olmayan uygulamalar, şeffaflık politikasını zedeleyen yöntemler ve tüketicilerin bazı hassasiyetlerinden de yararlanarak onları aslında almayacakları şeylere yönlendirmek gibi eylemlerin tümü karanlık ticari tasarım kapsamındadır.
Bir sitede alışveriş yapıyorsunuz ve bir sayaç alışverişiniz için 15 dakikalık bir süre belirlemiş; bu süre içinde alırsanız indirim var yoksa ürünü/hizmeti indirimli alamayacaksınız. Bir yandan şöyle bir uyarı çıkıyor; bu ürünü şu an da x kişi inceliyor, x kişi satın aldı. Ya da siz seçim yapmaya çalışırken stokta x kadar kaldı uyarısı çıkıyor. İşte bu tip yanıltıcı geri sayım araçları, mal veya hizmetin gerçeğe aykırı olarak belirli bir süre satışta veya indirimde olduğu duyuruları, yaratılan aciliyet hissi aslında tüketicinin tercihlerini yönlendirmeye çalışıyor.
Satıştaki mal ve/veya hizmetle ilgili yapılan sahte yorum ve onaylar da tüketiciyi en çok manipüle eden yöntemlerden biri. Bir mal/hizmet almadan önce mutlaka yorumlara bakıyor musunuz? Bu yorum ve onayların gerçek olup olmadığı oldukça tartışmalı hususlardan biri ve bu da karanlık ticari tasarım kapsamında en çok tercih edilen yöntemlerden biri. Bir şeye abone olmak veya paket seçmek üzereyken ekranda beliren iki seçenekten birinin belirli bir renkle ön plana çıkarılması da tüketicinin seçimini etkilemek için sıkça başvurulan yollardan biri olup dikkatsizlik sonucu aslında istemediğiniz bir paketi/üyelik tipini seçmeniz neredeyse kaçınılmaz.
İnternet sitelerinin, satın alma ve/veya üye olma işlemleri için tüketiciyi yanıltıcı veya karmaşık seçeneklere yönlendirmesi, satın alma için kayıt/üye zorunluluğu getirmesi, bu işlemleri yapmak için yanıltıcı bir şekilde başka bir sayfaya/uygulamaya yönlendirmesi, onay kutusu hileleri, işlem sırasında veya formda yanlışlıkla bir onay kutusuna tıklanması için yanıltıcı işaret veya metinler kullanmak yine en çok kullanılan karanlık ticari tasarımlardan.
Bir hizmet satın alırken ilk etapta beliren ücretle ödeme aşamasına geçtiğinizde çıkan ücretin farklı/daha fazla olması ve bu aşamada artık satın alma işleminden genelde vazgeçilmemesi de karanlık ticari tasarımlardan biri. Drip pricing (gizli ücretler) olarak adlandırılan bu yöntem bir hizmeti kullanmak için görünmeyen veya önceden belirtilmeyen ücretlerin tüketiciden alınmasıdır.
Yine bir sayfadan/siteden çıkmak isteyen tüketicinin başka bir sayfaya veya reklama yönlendirilmesi yani yönlendirme tuzakları da tüketicilerin en çok karşılaştığı durumlardan biridir. Roach Motel olarak adlandırılan karanlık tasarımda ise üye olmak veya sisteme girmek çok kolay ama iptal etmek çok zordur ve çıkmak adeta imkansızdır; tüketici iptal etmekte zorlanır ve çoğunlukla pes edip vazgeçer.
Türk Hukuku’nda konu ile ilgili belirli bir düzenleme olmamakla birlikte Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun, Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun, Kişisel Verilerin Korunması Hakkında Kanun gibi düzenlemeler karanlık ticari tasarımlar bakımından başvurulan temel düzenlemelerdir. Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği “E-ticarette yönlendirici ara yüz tasarımları, seçenekler ya da ifadeler gibi araçlarla tüketici iradesini olumsuz etkileyen ya da normal şartlar altında tüketicinin vereceği kararda satıcı lehine değişikliklere yol açmayı hedefleyen yöntemler kullanmayı” haksız ticari uygulama örneklerinden saymıştır.
Ticaret Bakanlığı’nın 2023 yılında yaptırdığı Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Araştırması’na göre kişilerin %48’i yüksek düzeyde dijital mecra kullanımına sahiptir. Yine araştırma; dijital tüketicilerin %64’ünün internet siteleri ya da uygulamalarda yer alan içeriklerin gerçek mi reklam mı olduğuna ilişkin farkındalığının olmadığını, 10 tüketiciden 4’ünün en az bir kez farkına varmadan yüksek fiyatla ürün satın aldığını göstermektedir.